BELGRAD
(Beograd =Beyazşehir)
Belgrad için 3 gün ayırdık çok rahat yetti. Her yere rahatlıkla ulaştık, gerektiğinde toplu taşıma kullandık, tek olumsuz şey hava çok soğuktu. Kuş tüyü mont,içlikler ile Kiev'de çok rahat dolaşmıştım ama burda felaket bir soğuk vardı, resmen soğuğun kaynağına gitmişiz. Biz de sık sık çay kahve molası verdik, her şeye rağmen güzel bir gezi oldu.
Ortodoks Noel'i 6 ocakta olduğundan bu tarihte kalabalık olacağını düşünmüştüm ama aksine çok sakindi. Meğer bu dini günde herkes evlerinde olur sakin geçirirlermiş. Kafelerin dükkanların bir kısmı kapalıydı. Yani bu tarihte sakın gitmeseniz daha iyi.
Bazı parklarda yol kenarlarındaki çınar ağaçlarının budandığı , toplandığı ve satıldığını sık sık görmüş oldum. Bu yaprakların neden toplandığını merak ederken, bir akşam kilisenin yanından geçerken merak edip ayini izledik ve burda insanlar yakılana teşte çınar yapraklarını yaktılar. Öğrendiğime göre, İsa'nın çarmıha gerildiği ağaç Çınar Ağacı olduğundan dini açıdan önem taşıyor. Kilise içerisinde ayin yapıldıktan sonra kilise etrafında bir kaç tur dönüp bu çınar dalları ateşte yakıldı, şarap ve meyve suları ikram edildi. Değişik bir izlenim oldu.
Belgrad Kalesi/Kalemegdan
Askeri Müze
Uzun süre kalabileceğiniz bir müze, gerçekten büyük ve dolu dolu. Çoğunda ingilizce açıklama olmadığı için bazı bölümlere sadece bakıp geçtik, üst katıda unutmayın.
Republic Square (Özgürlük Meydanı) ve Knez Mihailova Caddesi
Knez Mihailova caddesi araç girişine kapalı, İstanbuld'da Taksim'i , Eskişehir'de Doktorları ,Saraybosna'da Ferhadija'yı andıran sağlı sollu kafeler,restoranlar,giyim mağazalarının bulunduğu alışveriş caddesi. Cadde boyu yeme içme , hediyelik standları açılıyor. Sokak sanatçıları şarkılar söylüyor. Bu caddeye bağlı ara sokaklarda da marketler,kahve dükkanları yer alıyor.
1908 yılında açıldığında Balkanlar'ın en pahalı ve en lüks Rus evi olarak biliniyor.
Parlamento Binası
Taş meydana yürürken bu binayı gördük, mimari olarak özellikle giriş kısmı çok güzel. Yol boyu devam edince yine solda St.Mark kilisesinin ve Tajmegdan parkını görebilirsiniz.
St. Mark’s Kilisesi
1940'da bitirilmiş Sırp-Ortodoks kilisesi. Bir çok kilise gördükten sonra zamanla Bizans, Gotik,Barok gibi üslupları çözmeye başlıyorsunuz. Kısaca anlatırsam, Gotik dar zemin alanında sivri şekilde yükselerek ;Romanesk geniş alanda yayılarak daha yuvarlak kemerli Barok daha aşırı abartlı armut şekilli kubbeler şeklinde yapılmış.
Tramvay Durağı
Kilisenin hemen karşısında tramwayın başlangıç durağını görebilirsiniz.
Sırp Millet Meclisi
Dünya’nın en büyük Ortodoks Kiliselerinden biridir. Gittiğimizde restorasyon halindeydi. Ortodoks Noelinden sonra burda havayifişekler patlatılarak kutlama yapıldı.
NATO tarafından vurulan Savunma Bakanlığı bu haliyle bırakılmış. 1999 yılında 78 gün boyunca bombalama devam etmiş.
NATO MÜDAHALESİKosova'daki savaş (1998-1999) sürerken, Müslüman halklara yönelik baskı ve katliamların artması, ayrıca BM'nin Kosova'daki çatışmaların sona erdirilmesi için ülkeye gözlemci gönderme teklifinin Sırbistan Meclisinde kabul edilmemesi üzerine NATO, eski Yugoslavya topraklarındaki bazı hedeflere yönelik hava saldırısı düzenlemişti.
Müdahalede en az 2 bin 500 kişi hayatını kaybederken, 12 bin 500 kişi yaralanmıştı.
Sırbistan Savunma Bakanlığı ise müdahale sırasında ölenler arasında bin civarında asker ve polisin bulunduğunu kaydetmişti.
Sırp gecesi için geldiğimiz Skadarlija'da bitiremeyip herkesin birbirine yolladığı ve bir türlü bitmeyen cevapcici bebaplarından yiyip, masanın etrafına gelip Türk şarkıları söyleyen çalgıcılarla eğlenip güzel bir akşam geçirdik.
Zemun
Savamala bölgesinden köprüden karşıya geçince Zemun bölgesine ulaşıyorsunuz. Tuna nehri boyunca güzel balıkçı restoranlarının bulunduğu bir yer. Bir akşam Savan'da balık yedik, gerçekten çok lezzetliydi. 83 numaralı otobüs ile buraya gelebilirsiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder